Sünnet, sünnet derisinin cerrahi normlara uygun şekilde ve gereken uzunlukta çıkarılması işlemidir.
Dünyadaki erkeklerin yaklaşık %25’i dinsel, sosyo-kültürel (etnik geçmiş, ailesel) veya kişisel kozmetik tercih, hijyen gibi nedenlerle sünnet edilmektedirler.
Sünnet, komplikasyonların önlenmesi açısından, deneyimli doktorlar tarafından, steril cerrahi aletlerle, hijyenik bir ortamda uygulanmalıdır; eğitimli doktorlar tarafından yapılmadığında komplikasyonların görülme olasılığı çok yüksektir. Sünnet hastanede, özel bir klinikte veya ev ortamında yapılabilir.
6514 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’un 3 üncü maddesinde, sünnet işleminin genel tababet icrası kapsamında sadece doktorlar tarafından gerçekleştirilebileceği bildirilmiştir. 01/01/2015 tarihinden itibaren hekim olmayanların sünnet yapması yasaklanmıştır.
Diğer sünnet yöntemlerinden farklı olarak ileri düzeyde cerrahi yetkinlik gerektiren NES (Sinir Koruyucu-Estetik Sünnet) tekniği, yaklaşık on yıllık emekle Uzman Doktor Hakan Erdoğan tarafından geliştirilmiştir. Cerrahi veya aparatla yapılan tüm sünnetlerin aksine bu teknikte sünnet derisinin yüzeyel duyusal sinir yapıları korunduğu için duyu kaybı ve sünnet sonrası ağrı olmaz. Aynı zamanda yüzeyel kan damarları da korunduğu için kanama görülmez. https://www.nessunnet.com/nesin-avantajlari/
Bebek ya da çocuk sünnet operasyonundan kaynaklanan bedensel veya psikolojik bir travma yaşamamalıdır. Bundan dolayı kendileri de uzun süreli psikolojik travmaya ve pişmanlığa maruz kalabilecek olan ebeveynler bu konuda gereken sorumluluğu ve seçiciliği göstermelidirler. Çocuklar yanlış kararlara ve seçimlere bağlı olumsuzluklardan ilerdeki yaşamlarında etkilenmemelidirler.
Huzurlu bir sünnet dönemi geçirmeniz dileğiyle…